kahraman bakkal hipermarkete karşı

Ben küçükken mahallelerimizde bakkallar vardı. En yakınından ev ihtiyaçlarını alırdık, meyve sebze için pazarlara giderdik. Bazı bazılarının koyun peyniri iyiydi, bazılarının deri tulumu, bazılarında klüp, altınbaş rakısı satılırdı, babam aldırtmak için oralara yollardı :) türlü bakkalların türlü avantajları vardı. Müşterileriye yakındı bu esnaf bakkal amcalar. Deftere hesap yazdırılır, anne babalarımız haftalık ödemeler yaparlardı. Düşer, yaralanırsak, kolanya pamukla yaramızı da temizlerlerdi. Evde kimse yoksa, sokakta kalmamak için orda oturur beklerdik, veya evin anahtarı bakkal amcadan teslim alınırdı. Neyse lafı çok dolandırmıyayım, müşterilerine yakın kişilerdi.















Sonralarda büyük sermayeli marketler türedi. Müşteri - market ilişkisi "ürün al - para ver" den öteye geçemedi. Sermayeler arttıkça marketler, hipermarketlere dönüştü. Marketler toplu alım yaptığından, daha ucuz mal satmaya başladılar. Bakkallar neredeyse peşin para ile mal alırken, marketler 30, 60 sonraları 90 gün vadeli ödediler. Bu yüzsüzlükleri yetmezmiş gibi raf parası talep ettiler ve kapitalizmin her türlü nimetinden faydalanmaya başladılar.
Uzunca bir süre bakkallardan alışveriş yapmaya devam ettim. Birşeyler alırken kısa sohbetler, günlük politika ve spor geyikleri. Marketlerden de alışveriş yapsam da fırsat buldukça, kendimce bakkallara destek olmaya çalıştım ancak sanıyorum yakın bir gelecekte bakkallık büyük şehirlerin unuttuğu bir meslek haline gelecek.

0 comments:

Post a Comment

 
Copyright 2009 bigün şöyle bişey oldu. Powered by Blogger
Blogger Templates created by Deluxe Templates
Wordpress by Wpthemescreator