Kıbrıs terimleri - 1 "içine almak"


bigün şöyle bişey oldu, ne olduğuna başlamadan önce biraz konu hakkında genel bilgi vereyim.
1 seneyi aşkın zamandır Kıbrıs'ta yaşıyorum ve çalışıyorum. Ana dil Türkçe olsa da, bize biraz garip gelen tabirleri var. Bunlardan bir tanesi "içine almak"
İçine almak aslında tam olarak takas anlamına geliyor. Kıbrıs'taki en büyük sektörlerden biri galericilik. Adım başı bir oto galerisi var, ve insanların %90 ı kendi arabalarını bu galerilere veriyor, yeni bir araba alıyorlar, ve bu iş böyle devam ediyor. Yani hemen bir örnek verelim; ben galeriye gidiyorum, bir araba beğeniyorum, satıcıya diyorum ki, benim de bir toyotam var içine alır mısın? (yani diyorum ki, bunu al, ben üzerine para vereyim ) satıcı olur diyor, ben kaça sayarsın diyorum falan filan, gerisi pazarlık.
Bu içine almak her türlü motorlu taşıtlarda, motosiklette vs yapıldığı gibi bazı ev aletlerinde hatta birçok eşyada da mümkün, aslında gayet mantıklı ve güzel bir olay.

Gelelim asıl konumuza :)

Kıbrıs'tan bir grup motorcu abimiz ile İstanbul'a motosiklet test etmeye gittik. Hava nasıl kötü anlatamam, bardaktan boşalırcasına derler ya, bırak bardağı sürahi boşaltsan anca bu kadar su akar. Neyse o kadar yol gelmişiz, binicez illa ki. Benim malzemeler hazır, ama ekibin digerlerinde ufak tefek eksikler veya yeterli olmayan şeyler var.
Bir şekilde yola çıktık, 2. köprüyü geçtik, ordan Riva sapağı, ordan camocağı rotasından, Şile ye doğru. Yolda o kadar yağmur yedik ki, artık umursamıyoruz.
Neyse güç bela motosikletleri aldığımız yere geri döndük. Kocaman tesis, içinde motor kıyafetleri satılan bir de butik var. Neyse butiğin içine girdik, tabi herkez sırılsıklam, kuru kıyafet bakıyorlar.
Bir tanesi çorap aldı, biri t-shirt, vs İbrahim abi de bir bot begendi. Butik görevlisi Hande de çok cici bir arkadaş, sağolsun çok yardımcı oluyor, değişik modeller, bedenler falan derken İbrahim abi botları beğendi ve almaya karar verdi. Daha sonra sudan şişmiş, helak olmuş kendi botlarını havaya kaldırıp Hande'ye seslendi. "Bunları içine alır mısın?".....
hande 5-6 saniye sessiz ve soluksuz kaldı, ardından gözleri büyürken bir bana bir İbrahim abi ye bakmaya çalışırken, ben imdada yetiştim. Hemen tüm şirinliğimle bunun bir Kıbrıs terimi olduğunu, takas anlamına geldiğini falan anlatmaya çalıştım. :))))

Arada aklıma Hande nin yüzü gelir, gülerim kendi kendime...

Neyse demem o ki, olur da Kıbrıs'ta bir oto galerisinde çalışır, ve müşterinin teki gelir, arabasını gösterir ve "içine alır mısın? " derse aman yanlış anlamayın.
kalın sağlıcakla

0 comments:

Post a Comment

 
Copyright 2009 bigün şöyle bişey oldu. Powered by Blogger
Blogger Templates created by Deluxe Templates
Wordpress by Wpthemescreator